top of page

DOSTLAR, ANILAR, KİTAPLAR

ARKA KAPAK YAZISI​​​​

Dostlar, Anılar, Kitaplar'ın arka sayfası

Yaşam, anı biriktirmekten başka nedir ey okuyucu! 

 

Yaşamın uzunu kısası biriktirdiğimiz anıların niteliğine ve niceliğine bağlıdır. 

 

Kimileri, çok yaşar; anısız yaşar, gölgede yaşarlar. Onlar için yaşam, düz çizgi üzerinde yürümektir; sağa sola sapmadan, sallanmadan yürümektir. Onların mezar taşlarında sessiz sözcükler, kendileriyle konuşur yalnızca.

 

Kimileri, az yaşarlar ama biriktirdikleri anıların derinliği okyanustaki Mariana Çukuru’dur; in in bitmez. İndikçe de ezberimizde olmayan binbir rengin hoşgörülü güzelliği yayılır bedenimize. Yaşam çizgisinden en çok sapanlar onlardır. Ayrıktır onlar, delişmendirler; delişmenliklerinde aşklar yeşerir. Bütün dinlerden kovulanlar onlardır. Saptıkları her yerde yeni çağlayanlar bulurlar, o çağlayanları seyreden birkaç da dost… Buldukça çoğalırlar, başkalarını da çoğaltırlar yaşamlarıyla. Yanlış ağaçlarda çiçek açanlar onlardır. Çiçektirler, geceleri gizlice büyürler; birdenbire büyürler. Yaşamın ön sözüyle de son sözüyle de dalga geçenler onlardır. Onlara “tutanamayanlar” da diyen olmuştur.

 

Ağzımız çok yaşamaktan pas tutunca şu soru gelir aklımıza: Yaşamın anlamı nedir? 

 

Yaşamın anlamı, biriktirdiğimiz kır çiçeği anıların içinde gizlidir bence; kimi zaman tek kişi olarak yaşadığımız tek boyutlu aşkta, kimselere anlatamadığımız, kardelenlerin soluduğu aşkta, kimi zaman ciğerimizi yakan bir ölümde… Yaşımız, aklımızı aydınlatınca duygularımız o kır çiçeklerini koklamaya başlar; o kokulardır yaşamın anlamı. 

 

Kimileri yaşamını anlamlı kılmak için yaşar. 

 

Ben onlardan değilim. Yaşamımı anlamlı kılmak için yaşamadım. Yaşadım, şimdilerde yaşadıklarımdan anlam çıkarmaya çalışıyorum. 

 

Çıkardığım bütün anlamlar, yine kendime yöneliyor. Yaşam, çoğul yaşanıyor ama anlam, hep yaşayanda düğümleniyor.

 

Bu kitabı bu düğümü çözmek için yazdım; düğüm, her sözcükte biraz daha büyüdü.

bottom of page